
Global dünyanın küçülmesi üretim ve teknolojinin gelişimi aynı zamanda Çevre Sorunlarını da beraberinde getirmiştir. Küresel ısınmadan kaynaklı iklim değişiklikleri, sera etkisi, ozon tabakasının deformasyona uğraması, hava kirliliği, asit yağmurları, biyolojik çeşitliliğin azalması, yeşil alanlarının azalması, enerji ve su kaynaklarının azalması, atıkların çeşitlenmesi ve artması da insanoğlunun çevre sorunu halini almıştır.
İnsanoğlu doğal çevre, sanayi ve teknolojik gelişmelerin kontrolünü kaybederek kendi çevresini ve maalesef yaşam alanlarını bitirmektedir. Çevrenin tahrip edilmesi ve yaratılan çevre kirliliği, insanların yaşam kalitesini düşürerek büyük bir tehdit halini almaktadır.
Bu sebeplerden ötürü birleşmiş milletler, dünya sağlık örgütü, iso, çevre vb. örgütler ülke yönetimleri gerekli olan yasal düzenlemeler için çalışmaktadır. Bu çalışmaların sonucu uluslararası sözleşmeler, klavuzlar, kriterler ve standartlar gibi bir takım önleyici yapı oluşturmaktadırlar.
Bu yapı için çalışan organizasyonlardan biri de ISO - Uluslararası Standartlar Örgütüdür. ISO tarafından oluşturulan "ISO 14001 Belgesi Çevre Yönetim Sistemi (çys) Standardı, İnsanoğlunun alması gereken tedbirleri, ürün gerçekleştirme kriter ve hassasiyetlerini tanımlayan standard olarak tanımlanır."
Ülkemizde de aktif olan çevre yönetim sistemi standardı ISO 14001, işletmelerin, uymak zorunda oldukları yasal düzenlemeleri, politikaları, risk analizleri, bertaraf, çevre etki boyut değerlendirmesi ve diğer koşulları dikkate alarak çevre amaçlarını oluşturmakta ve uygulamalarına imkan vermektedir.
Kuruluşlar bu standart ile Çevre politikaları ve amaçları ile uyumlu sağlayarak üretim ve hizmet faaliyetlerinin çevre üzerindeki etkilerini kontrol altında tutacaklardır.
Genel tanımlamalara ayrı ayrı bakarak ISO 14001 Belgesi/Çevre Yönetim Sistemini (çys) (İngilizce ismi ile EMS) tanımlayalım:
Çevre Yönetim Sistemi, organizasyonun çevresel yükümlülüklerini yerine getirmek amacıyla yürüttüğü sürekli planlanma, uygulama, gözden geçirme ve geliştirme faaliyetleri çevrimidir.
Çevresel performans, ilgili tarafların görüşlerini ve çıkarlarını dikkate almaz. Bu nedenle, iyileştirme fırsatları, sadece olumsuz çevresel etkilerin azaltılması konumundan organizasyonların faaliyet ve davranışları üzerinde eğitimin ve toplumsal katılımın etkilerinin de dahil edilmesine doğru genişlemektedir.
Etkin bir Çevre Yönetim Sistemi (çys) kolay oluşmamaktadır. Etkin bir Çevre Yönetim Sistemi (çys), süregelen bir yönetim desteğine ihtiyaç göstermektedir. Atölye çalışanlarının katılımı, Çevre Yönetim Sistemi’nin başarısı için elzemdir.
Etkin çevre yönetiminin anahtarı, bir organizasyonun çevresel çabalarının planlanmasında, kontrolünde, ölçümlenmesinde ve iyileştirilmesinde sistematik bir yaklaşımın kullanımıdır.
Diğer bir tanımda da:
Doğal yapı ve çevre özelliklerinin korunması için yapılan bir çalışmadır. Duyarlı ve uygun bir çevre yönetim sisteminin ne şekilde oluşturulması ve geliştirilmesi gerektiğini belirleyen, tüm işletmelere uygulanabilen uluslararası bir standarttır.
İşletmelerin faaliyetleri nedeniyle çevreye verdiği zararları minimize eden, ham madde ve enerji tüketimini azaltarak finansal açıdan yarar sağlamalarına destek olanuluslar arası kabul gören bir standarttır.
ISO 14000 standartlar ailesi, tüm dünyadaki organizasyonların kendi özel durumlarında pratik olarak uygulanabilecek uluslararası kapsamda, olumlu çevresel uygulamalar üzerinde global görüş birliğini yansıtmaktadır. Tüm ISO 14000 ailesi, kendi çevresel unsurlarını kontrol etmek ve kendi çevresel performanslarını iyileştirmek konusunda gerekli yönetim araçlarını sağlamaktadır. ISO 14000 standartları, karşılıklı olarak destekleyici nitelikte olmakla birlikte, birbirlerinden bağımsız olarak kendi çevresel hedeflerine ulaşmada da kullanılabilirler.
ISO 14001’denetim ayrı olarak, ISO 14000 standartlar serisine dahi birçok başka çevre yönetim standartları da bulunmaktadır. Bu standartların tanımları, ISO’nun ISO 14000 Uluslararası Standartlar Ailesi (The ISO 14000 Family of International Standards) yayınında bulunabilir.
Başa DönSistemini kurmuş olarak belgelendirilmek isteyen firmalar öncelikle Belgelendirme firmalarından fiyat teklifi alır. Belgelendirme firmaları fiyatlarını belirlerken Belgelendirilecek firmada çalışan personel sayısına ve firmanın kapsamındaki tasarım durumlarına göre fiyatlarını belirlemektedirler. Firmanın büyük olması denetim için daha fazla gün ayrılmasını v.b. durumları gerektirdiği için tetkikin bütün proseslerinin gerçekleştirilmesinde öncelikli olarak çalışan sayısının bilinmesi gerekmektedir. Fiyat teklifinin kabulü halinde belgelendirilecek olan firma Belgelendirme kuruluşuna ( İntersistem Teknik Sertifikasyon' a ) müracaat eder.
Belgelendirilmek isteyen işletme, Belgelendirme kuruluşuna ( İntersistem Teknik Sertifikasyon' a ) ait müracaat formunu doğru ve eksiksiz olarak doldurarak müracaat sırasında Çevre Yönetim Sistemi, Çevre Yönetim Sistemi (ISO 14001:2015) dokümanlarını ve istenen diğer ek evrakları hazırlayarak Belgelendirme kuruluşuna sunarak müracaatını yapar.
Belgelendirme kuruluşuna ( İntersistem Teknik Sertifikasyon' a ) müracaat eden firma müracaat sırasında ilgili sistem / sistemlere ait Dokümanlarının bir örneğini de sunar. Belgelendirme kuruluşu tarafından görevlendirilen Baş Denetçi tarafından Sistem dokümanları incelenerek ilgili standart şartlarını karşılayıp karşılamadığı kontrol edilir. Bu inceleme neticesinde şartlar karşılanmış ise firma denetim planına alınır. Karşılamaması durumunda ise müracaat eden firmaya durum yazılı olarak raporlanarak eksikliklerinin gidermesi istenir. Firmanın eksikliklerini gidermesinden sonra denetim planına alınır. Doküman tetkiki ile birlikte baş denetçi tarafından gerekli görülmesi halinde bir ön ziyaret de planlanabilmektedir.
Belgelendirme kuruluşu ISO 17021-1 şartlarına bağlı kalarak kuruluşun büyüklüğüne göre firmada uygulamaların yerinde görülmesi için gerekli olacak denetim süresini ve uygun denetçileri , tarihi belirler. Bu bilgiler firmaya ulaştırılarak teyidi istenir. Denetim Plan Teyidinin ardından ilgili tarihte denetim yapılır.
Planlanan tarihte firma denetimi gerçekleştirilir. Denetim açılış toplantısı ile başlar. Daha sonra denetim programına uygun olarak ilgili departmanlar yerlerinde ziyaret edilerek sistem şartlarına ait dokümanlar ve uygulamaları denetçiler tarafından incelenir. Bütün standart maddeleri ve departmanların tetkikinin ardından denetçiler var ise bulgularını değerlendirerek Belgelendirme için olumlu veya olumsuz olarak tavsiye kararını verir. Bu karar kapanış toplantısı vasıtası ile firmaya da aktarılır. Denetim ekibinin verdiği karar olumsuz olur ise ilgili uygunsuzlukların düzeltilmesi talep edilir. Denetim ekibinin verdiği karar olumlu ise veya uygunsuzlukların giderilmesi, bunun belgelendirme kuruluşu tarafından teyit edilmesinin ardından ( takip tetkiki veya tetkik sırasında yapılan düzeltmeler , düzeltmelerin belgelendirme kuruluşuna ulaştırılması ve bunun doğruluğunun onaylanması ) belgelendirme kuruluşunun iç prosedürü işlemeye başlar.
Raporların ilgili komite tarafından incelenerek onaylanması durumunda sertifikalar hazırlanarak firma ile Belgelendirme Sözleşmesi yapılır ve ilgili sistem belgesi firmaya sunulur.Belgeler ve sözleşme üç yıl geçerli olup bu süre içerisinde Belgelendirme kuruluşu tarafından yılda en az 1 defa Gözetim Tetkiki yapılarak sistem şartlarının devamlılığının takibi yapılır. Bu tetkikin sonuçları ve sözleşme şartları baz alınarak bu çalışmalar devam ettirilir.
Belge geçerlilik süresi dolmadan bir iki ay önce, belge sahibi firma başvuruda bulunarak, belge süresinin uzatılmasını talep eder. Bu durumda belgenin denetimi yapılır ve belge geçerlilik süresi ilk ara denetim yapılarak devam eder, 2. Aradenetim bitmiş ise üç(3) yıl daha devam eder(yeniden belgelendirme sürecine döner).
Başa DönÇevre yönetimi ve/veya kontrolü aslında yeni bir konu değildir. Şirketler ve organizasyonlar, uzun yıllar boyunca, operasyonlarının bugün artık çevresel konular olarak nitelendirilen belirli yönlerinin izlenmesi ve kontrolü için birçok teknik prosedürleri kullanmışlardır. Örneğin, hem envanter/finans amaçlarıyla ve hem de atık inleri ve yasal gereksinimlere uygunsuzluk durumundaki cezalardan kaçınmak amacıyla, şirketin atık suları sistematik olarak gözlemlenmiştir. Çevre performansı açısından olumsuz bir imaja sahip bir kimya endüstrisi kendisini protesto gruplarının ve medyanın baskısı altında bulmaktadır. Çevre, ilk kez 1980’li yılların ortalarında, organizasyonların bir çevre politikası oluşturmaları ve maliyetleri nedeniyle kaynak (para ve insan) ayırmaları durumunda, bunun olumlu etkilerini görmek istediklerinde dikkate alınmaya başlandı.
Ulusal ve uluslararası düzeylerde, hükümetler süratle, aynı zamanda çevresel açıdan aynı hassasiyeti göstermeyen uluslararası rakiplere kapıları kapatmak anlamına da gelen, bu konudaki standartları koyarak gerekli yasaları çıkarmışlardır ve çıkarmayı sürdürmektedirler.
Uluslararası çevre konuları kapsam, çeşitlilik ve karmaşıklık açısından da hızla büyümektedir. Bugün artık Dünya Ticaret Örgütü (WTO - World Trade Organization) olarak bilinen Genel Tarifeler ve Ticaret Anlaşması (GATT - The General Agreement of Tariffs and Trade), çevresel konuları uluslararası ticaret düzeyinde ele almak üzere, daha önceki çevre komitelerini yeniden oluşturmuştur. Çevresel sivil toplum örgütleri (STO’lar), etkileri toplumu olumsuz yönde etkileyebilecek kamu ve özel sektör projelerini gözden geçirme konusunda dikkatlerini yoğunlaştırmaktadırlar.
Britanya Standartları - BS 7750
İlk kez Mart 1992’de yayımlanan ve Ocak 1994’te revize edilen BS 7750 standardı, Britanya Standartlar Enstitüsü (BSI) tarafından yayınlanan Çevre Yönetim Sistemi şartnamesidir ve EMAS ile benzerdir; ancak çevre yönetim sistemlerini destekleyen yazılı belgeler açısından daha fazla ayrıntıyı gerektirmektedir.
EMAS
En öne çıkan bölgesel çaba, Avrupa Eko-Yönetim ve Denetim Programı (EMAS - European Eco-Management and Audit Scheme) olmuştur. Bu Avrupa Birliği (AB) yönetmeliği Nisan 1995’te yürürlüğe girmiştir.
EMAS sadece sanayi sektörüne uygulanmakta olup, şirketler tarafından yüksek düzeyde ayrıntıyı ve taahhüdü gerektiren son derece sıkı bir standart olarak kabul edilmektedir. Çevre yönetim sistemlerinin (Çevre Yönetim Sistemi) bir toplam kalite uygulaması yoluyla, şirketlerin temel çevresel uygunluk düzeyini ortaya koymalarını öngörmektedir. Program, bunu uygulayan şirketlerin;
•Kendini Çevre Yönetim Sistemi (çys)’ nin sürekli olarak iyileştirilmesine adamasını,
•Şirketin çevre politikalarını temsil eden bir beyanı oluşturarak kamuoyuna açıklamasını ve kendi Çevre Yönetim Sistemi’ nin bağımsız ve tescilli denetçiler tarafından denetlenmesini sağlamasını, ve
•Endüstriyel ve/veya üretim faaliyetlerinin önemli çevresel etkilerini topluma açıklamasını gerektirmektedir.
Uluslararası Çevre Standartları - ISO 14001
BS 7750’den yararlanıp geliştirilen ISO 14001 ilk kez Uluslararası Standart Taslağı olarak 1994’ te yayımlanmış ve diğer standartları da içeren resmi bir standart olarak Uluslar Arası Standartlar Teşkilatı’ na bağlı Teknik Komite 207 (TC207) tarafından Eylül 1996’da sunulmuştur. Revize edilmiş 2 nci baskısı 15 Kasım 2004’ te yayınlanmıştır. Şu anda 2004 versiyonu kullanımını devam ettirmektedir.
Başa DönÇevre Yönetim Sisteminin 5 temel prensibi mevcuttur. Bu temel prensiplere uygun sistemin kurulması çevre yönetim sistemi oluşturulması için olmazsa olmaz şartlardır. Kuruluş aşağıda bu ilkeler kısaca açıklanarak verilmektedir: